Son dönemde Türkiye ekonomisi, sürpriz büyüme rakamlarıyla dikkatleri üzerine çekti. 2023 yılının ikinci çeyreğinde, Türkiye'nin Gayri Safi Yurt İçi Hasılası (GSYİH), yıllık bazda %6,5 oranında büyüyerek, hem yerel hem de uluslararası uzmanların beklentilerini aştı. Bu büyüme, Türkiye'nin ekonomisinin toparlanma sürecine girdiği, ekonomik istikrar sağlandığı mesajını veriyor. Ancak, bu büyümenin sürdürülebilir olup olmayacağı konusunda çeşitli görüşler bulunmaktadır. Ekonomik göstergelerin yanı sıra, uluslararası ilişkiler, jeopolitik riskler ve iç piyasa dinamikleri gibi faktörler de bu büyümenin süregelip süregelmeyeceğini etkileyecek unsurlar arasında yer alıyor.
Türkiye'nin bu rekor büyüme rakamına ulaşmasında bir dizi faktör etkili oldu. İlk olarak, pandeminin ardından hızla toparlanmaya başlayan iç talep, büyümeyi destekleyen başlıca unsurlardan biri oldu. Hükümetin uyguladığı teşvik politikaları ve düşük faiz oranları, tüketim harcamalarını artırırken, yatırımları da hızlandırdı. Özellikle, inşaat sektörü ve sanayi üretimi, büyümeye önemli katkılarda bulundu. Ayrıca, ihracatın artışı, döviz kurlarındaki dalgalanmalara rağmen Türkiye'nin dış ticaret dengesinin iyileşmesine yardımcı oldu. Bu durum, döviz rezervlerinin güçlenmesi ve yurtiçi sanayinin rekabet edebilirliğini artırması açısından kritik bir rol oynadı.
Bütün bu olumlu gelişmelere rağmen, Türkiye ekonomisi için riskler ve belirsizlikler hâlâ mevcut. Enflasyon oranları, hala yüksek seviyelerde kalmayı sürdürüyor ve bu durum, alım gücünü olumsuz etkiliyor. Uzmanlar, enflasyonla mücadele etmeden sürdürülebilir bir büyüme sağlanamayacağını savunuyor. Ayrıca, küresel ekonomik koşullar, Türkiye ekonomisinin dış ticaret performansı üzerinde büyük etkiye sahip. Özellikle, Avrupa ve ABD gibi büyük pazarlarla olan ilişkilerin ve bu ülkelerdeki ekonomik gelişmelerin, Türkiye'nin büyüme rakamlarını doğrudan etkilemesi bekleniyor. Ek olarak, jeopolitik risklerin artırdığı belirsizlik ortamı, yatırımcıların Türkiye'ye olan güvenini zedeleyebilir. Önümüzdeki dönemde, Türkiye ekonomisinin büyüme trendini sürdürüp sürdüremeyeceği, hem iç hem de dış etkenler tarafından belirlenecek.
Kısacası, Türkiye ekonomisi son dönemde kaydedilen büyüme oranlarıyla umut verse de, sürdürülebilir bir büyüme için atılması gereken adımlar bulunmaktadır. Elde edilen kazanımların korunması ve daha güçlü temeller atmak adına, eğitimden sanayi politikalarına kadar çok yönlü bir strateji izlenmesi gerekmektedir. Gelecek dönemlerde, Türkiye'nin ekonomik istikrarını koruyup koruyamayacağı, tüm bu etkenlerin nasıl yönetileceğine bağlı olarak şekillenecek.