Yunanistan'da, başbakan Kyriakos Miçotakis'in yıllardır süren siyasi iktidarında önemli bir dönüm noktası yaşanıyor. Son aylarda yaşanan protesto dalgası, halkın çeşitli sosyal ve ekonomik sorunlara karşı duyduğu tepkileri dile getirirken; Miçotakis, bu baskıya daha fazla dayanamadı ve görevinden istifa etti. Yeni bir hükümetin şekilleneceği bu dönem, Yunanistan'ın geleceği açısından kritik bir öneme sahip.
Yunanistan, son yıllarda ekonomik krizle sıkça gündeme gelmişti. Yüksek işsizlik oranları, artan yaşam maliyetleri ve sosyal adalet eksiklikleri, halkın hükümete olan güvenini sarsmıştı. Özellikle son zamanlarda yaşanan enerji fiyatlarındaki artış ve gıda enflasyonu, halkın protesto eylemlerini tetikleyen unsurlar arasında yer aldı. Eylül ayında, ülkede gerçekleştirilen büyük bir mitingde, binlerce kişi 'birlikte mücadele etme' çağrısıyla sokaklara döküldü.
Protestocular, sadece ekonomik sorunlar değil; aynı zamanda hükümetin hukukun üstünlüğü ve demokratik değerlere yönelik eleştirilerini dile getirerek, Miçotakis'in yönetimini sorguladılar. Hükümetin yetersiz reform politikaları ve sosyal yardımların azlığı, geniş kitlelerin tepkisini çekmiştir. Bu durumu değerlendiren sosyal bilimciler, Yunan halkının artık sesini daha gür çıkardığını ve adalet arayışının güçlendiğini vurguluyorlar.
Miçotakis'in istifası, Yunanistan'ın siyasi sahnesinde yeni bir dönemin başlangıcını temsil ediyor. Siyasi analistler, bu süreçte koalisyon hükümeti ihtimalinin güçlü olduğunu belirtiyorlar. Muhafazakar Yeni Demokrasi Partisi’nin liderinin istifasının ardından, muhalefet partileri, özellikle de Radikal Sol Koalisyon (SYRIZA) ve Sosyalist Parti (KINAL), seçim sonrası bir araya gelerek hükümeti kurma yolunda yoğun görüşmelere başladılar.
Koalisyon görüşmeleri, partiler arasındaki ideolojik farklılıklar nedeniyle karmaşık bir süreç olarak değerlendiriliyor. Ancak, ortak bir zemin oluşturmanın her iki tarafa da siyasi fayda sağlayabileceği düşünülüyor. Halk, siyasi istikrarın sağlanmasını beklerken, yeni hükümetin sosyal ve ekonomik reformlar konusunda ne gibi adımlar atacağı merakla bekleniyor.
İstifa sonrası yapılan ilk kamuoyu yoklamaları, Miçotakis’in partisinin seçimlerde ciddi bir oy kaybı yaşayabileceğini gösteriyor. Halka daha yakın politikalar üretme çabası içinde olan muhalefet, toplumun ihtiyaçlarına yönelik yapısal değişiklikler gerçekleştirebilirse, iktidara gelme şansını artıracak.
Sonuç olarak, Yunanistan”, Miçotakis sonrası yeni bir siyasi döneme enter ediyor. Hükümetin istifası, sadece Yunan toplumundaki siyasi istikrarı değil, aynı zamanda tüm Avrupa’nın politik dengelerini de etkileme potansiyeline sahip. Ülkede yaşanan gelişmeler, Yunan halkının geleceği ve iç politikadaki gidişat açısından dikkatle izleniyor. Özellikle muhalefet partilerinin ne şekilde bir araya gelip bir çözüm üretecekleri, bu dönemin kritik unsurları arasında yer alıyor.